Çocuklara Mektuplar / Haydi O Zaman
Neylan Akra Bali (UAA’57) hayata veda etti

Basketbolla Topluma Hizmet Ödülü’nü aldı

21.03.2025

Eski milli basketbolcu ve antrenör mezunumuz Necati Güler (TAC’75) basketbolla topluma yaptığı katkılardan dolayı "Osman Solakoğlu Basketbolla Topluma Hizmet Özel Ödülü" ile onurlandırıldı.

Necati Güler’e ödülü, 2 Şubat’ta Anadolu Efes ile Bursaspor Yörsan arasındaki karşılaşmada düzenlenen törenle Türkiye Basketbol Federasyonu Başkan Vekili Harun Erdenay ve Osman Solakoğlu'nun oğlu Kemal Solakoğlu tarafından takdim edildi. Basketbol camiasının unutulmaz isimlerinden olan Osman Solakoğlu’nun adına her yıl düzenlenen ödülün bu yıl 20. yılıydı. SEV ve TAC Ailesinin spor ve topluma hizmet geleneğini birleştiren bu anlamlı ödül hepimizi gururlandırdı.

Hocam öncelikle tebrik ederiz, çok anlamlı bir ödül. Öncelikle Basketbolla Topluma Hizmet Ödülü’nden bahseder misiniz? 

Çok teşekkür ederim. Bu ödül Türk Basketbolu'na çok uzun yıllar hizmet etmiş rahmetli Osman Solakoğlu adına düzenleniyor. Kendisi çok değerli bir büyüğümüz, eski Federasyon başkanımız. 2005 yılı Şubat'ında vefat etti. Vefatından sonra Solakoğlu Ailesi, sevgili Sadiye Abla, oğlu Kemal Solakoğlu, Basketbol Federasyonu ile böyle bir ödül ortaya çıkarttılar. Yani sadece basketbola hizmetten çok, Osman Abi’nin de senelerce birebir çok önem verdiği bir yaklaşım olan, yani basketbolu kullanarak, basketbolu araç olarak kullanarak, topluma hizmet edilmesiyle alakalı bir ödül olarak ortaya çıktı. Vefatından sonraki yıldan itibaren her sene verildi. Yıl içinde basketbolu kullanarak toplumda, imkanları kısıtlı gruplar gibi, geride kalmış bölgelere yönelik bir takım çalışmaların eğitimlerin başlatılması gibi konularda veya gençlerin kötü alışkanlıklardan kurtulmasını sağlamak, önlemek adına yapılan çalışmalar ödül jürisine sunuluyor. Jüri de her yıl için bir isim belirliyor.

Neler hissettiniz bu ödülü aldığınızda?

Neredeyse başından beri bu organizasyonun içinde olan ve destekleyen bir insan olarak büyük bir mutluluk duydum, çok gururlandım, çok hislendim. Rahmetli Osman Abi’yle senelerce beraber çalıştık. Biz milli takımda oynarken, görev alırken kendisi federasyon başkanımızdı. O yüzden çok gururlandığım, çok heyecanlandığım bir ödül oldu. Yani alacağımı öğrendiğimde cidden çok duygulandım. O bakımdan benim için çok önemli bir ödül ve nasıl ifade etsem, çok kıymetli.

Basketbolla topluma hizmet kavramını biraz açabilir miyiz? Topluma hizmet açısından basketbol nasıl bir fark yaratıyor sizce?

Basketbol çok sevdiğim, benim için Tarsus Amerikan Kolejine girdiğim 1968’den, hatta bir yıl öncesi Ankara'da mahallede başlayan bir tutku diyebilirim. O günlerde bugünlere kadar geldi. Basketbolun içinde yaşadıkça basketbolun dokunduğu noktaları daha fazla hissettikçe daha da seviyorsunuz. Basketbol yalnızca 3 metre 5 santim yükseklikte bir çemberden topu geçirmekten öte bir şey. Bu ödülün vurgusu ve Osman Abi’nin yaşarken yaptığı şey de buydu. Yani basketbolun doğasındaki o eğitim diyeyim. Çünkü her maç, her antrenman bir eğitim aslında. Öyle anlar var ki, belki herhangi bir derste öğrenemeyeceğiniz şeyleri öğreniyorsunuz. Belki şu anda bunları söylerken fantezi abartı gibi gelebilir. Ama 20. yüzyılın çok ünlü bir astronomu ve filozofu olan Carl Sagan’ın basketbol tarifini burada aktarmak isterim. “Basketbol beyin ve vücudun bir uyum içinde, zekâ ve atletizmin incelikle ve beceriyle bağlantılı hale getirdiği bir oyundur. Sporda aklın, hassasiyetin, cesaretin, yürekliliğin, sezginin, takım oyununun, zarafetin, görgü ve erdemin sentezidir.” Bu tarifi okuduğunuz zaman zaten cidden etkileniyorsunuz. Bu sözleri şu anda eğitimlerde de kullanıyorum. Benim için bu sözleri basketbola 11 yaşında neden aşık olduğumun temeli. O kadar anlamlı ki işin içinde bir sürü beceriler ve becerilerin ötesinde de özellikler var. İnsanî özellikleri de taşıyan bir şey. Buradan baktığınızda, bunları düşündüğünüzde aslında toplum için çok önemli bir eğitim hizmeti basketbolun kendisi. O yüzden bu ödülün anlamı belki kendinden de büyük? Osman Abi ve Ailesinin, Basketbol Federasyonu ile birlikte böyle bir ödülü öngörmüş olmaları da bence çok çok değerli.

Bu ödül sizin son yıllardaki çalışmalarınızı da çok iyi anlatıyor. Biraz yürüttüğünüz çalışmalarınızdan bahsede bilir misiniz?

Öncelikle 2011'den bu yana basketbolcu olan oğullarım Muratcan ve Sinan'ın kurdukları ve üstlendikleri bir organizasyon olan Güler Legacy var. 2011'den beri toplum hizmeti için çalışmalar yapıyoruz. Buradaki temel çalışmalarımız çocuklara, gençlere, onu bazen genişleterek bazen şirketlere de basketbol üzerinden eğitimler vermek. Özellikle gençler için yaz kampımız var. Bu kamplara özellikle imkanları kısıtlı sporcuları veya öğrencileri burslu davet ediyoruz. Türkiye'nin herhangi bir yerinden katılabiliyorlar. Bir basketbol ortamında, ama basketboldan çok, bir eğitim ortamında onları buluşturarak, herkesin kişisel gelişimine katkı sağlamaya çalışıyorum. Böyle bir yolda böyle bir imkânı yarattıkları için, bana böyle bir ödülü almamda çok yardımcı oldukları için hem Muratcan'a hem Sinan'a ayrı ayrı huzurunuzda teşekkür etmek istiyorum. Çünkü yaptıkları şeyler çok önemli. Belki biliyorsunuz son dört yıldır da Tarsus Amerikan Kolejinde özellikle basketbol ve diğer sporculara koçluk, mentörlük, abilik yapmaya çalışıyorum. Onların hem akademik eğitimlerini hem de spor eğitimlerini aynı anda başarıyla yürütmelerini ve kendilerini bu yönde geliştirmelerine yardımcı olmaya çalışıyorum. Burada örnek aldığımız dünyaca meşhur, toprağı bol olsun, UCLA'in 60'lardaki meşhur basketbol koçu John Wooden'ın şu sözlerini vurgulamak isterim: “İyi bir koç oyunu öğretir. Mükemmel bir koç ise oyunu kullanarak hayatı öğretir.” Bizim kendimize hedef aldığımız, örnek aldığımız motto bu. Yani burada çocuklara yalnız turnike atmayı veya sportif bir başarıyı değil, bunların ötesinde öğrendiklerini sahanın dışında hayatta da kullanabilecekleri şekilde, hayatlarına da dokunmayı tercih ediyoruz. Asıl hedefimiz bu. Tabii ki iyi sporcular yetiştirmek, iyi basketbolcu yetiştirmek çok önemli. Ama dokunduğumuz herkesin her şeyden önce iyi insan olması, yani bizim temel mottomuz, temel görüşümüz, temel hayalimiz salt basketbol değil, onların hayatlarına da değer katabilmek.

TAC basketbolda ekol yaratmış bir okul? Sizin gibi milli takıma, ulusal lig takımlarına oyuncular yetiştirdi. Son yıllarda bu geleneğin canlandığını görüyoruz. Okulda neler yapıyorsunuz?

TAC’de basketbol çok köklü bir gelenek. Bugün bu geleneği yaşatıp daha da geliştirmeye çalışıyoruz. Sadece basketbol da değil, voleybol, tenis gibi alanlarda çok önemli başarılar var. Basketbolda bu sene okulumuzun öğrencilerinin çoğunlukta yer aldığı TAC Spor Kulübü takımı olarak U12'den itibaren U12, U14, U16, U18 takımlarımız var. Geçen yıl Aralık sonuna kadar devam eden, basketbol süper ligindeki Mersin Spor Kulübü ile ortaklaşa kurduğumuz BGL takımımız vardı. Bunlarla basketbol faaliyetimiz sürüyor. Ayrıca kadın voleybolunda deplasmanlı ikinci ligde yer alan takımımızla mücadele ediyoruz. Okulumuzda Türkiye çapında yarışan ve milli takımlarda görev alan bir okçu, bir tenisçi kardeşimiz var. Bu sene gelen bir basketbolcu, kız basketçimiz var. O da milli takım seviyesinde bir oyuncu. İnşallah ileride daha da başarılı bir oyuncu olacak.

Hocam basketbolda antrenörlük alanında sivil toplum çalışmalarınız var, bunlardan biraz bahsedebilir misiniz?

Evet şu anda 10 Aralık 2023'ten beri TÜBAD yani Türkiye Basketbol Antrenörleri Derneğinin yönetim kurulu başkanlığını yapmaktayım. 3 senelik bir dönem için seçildik. Yönetim kurulumuzla beraber ve üyelerimizin de komitelerdeki çalışmalarıyla hep beraber Türkiye'deki basketbol antrenörlerinin, üyemiz olan basketbol antrenörlerinin hem sorunlarıyla hem özlük haklarıyla hem de eğitim ve gelişimleriyle ilgilenerek onlara dokunmaya çalışıyoruz. TÜBAD olarak da şu andaki en önem verdiğimiz 2-3 tane projemiz var. Bir tanesi, özellikle son senelerde altyapıda ciddi boyutta problem olduğunu gördüğümüz veli, kulüp ve hakem ilişkileri var. Onlara yönelik çok aşağıdan yani küçük yaş gruplarından bazı özel eğitimler içeren turnuvalarla bir proje başlatıyoruz. Bu turnuvaya iki sene önce kaybettiğimiz çok sevgili Abimiz hem basketbol antrenörü hem de eski milli basketbolcu olan Hurşit Baytok adına başlattık ve ilkini Nisan ayında yaptık. Buna çok büyük değer veriyoruz. Sadece bir turnuva değil, burada kulüpleri, velilerle, hakemleri de yan yana getirip onlarla temel anlamda bir eğitimle birbirlerini daha iyi anlamalarını sağlamayı hedefliyoruz. Bunu belki Türkiye çapında diğer bölgelere de yayacağımız bir proje haline getireceğiz. İkinci olarak yönetim kurulumuzda bir komitemizle Türkiye'nin bütün coğrafi bölgelerinde pandemi sırasında online olarak başlattığımız eğitim ve söyleşi etkinlilerini yüz yüze hale getirmek istiyoruz. Geçen sene ilk iki tanesini çok başarılı bir şekilde Diyarbakır ve Samsun'da yaptık. Önümüzdeki aylarda oralardan aldığımız geri bildirimlerle diğer bölgelere de gitmeyi hedefliyoruz. Antrenörlerle beraber kendi bölgelerinde eğitim yaparak, organizasyonlar yaparak bir araya gelmeyi planlıyoruz.

Son olarak sözü yine TAC’ye getirmek istiyorum. Topluma hizmet Tarsus Amerikan Koleji mezunlarının adeta genlerini işlemiş bir kavram. Bir TAC’linin topluma hizmet ödülü alması hakkında neler söylersiniz?

Biz okula girdiğimizden itibaren en temel eğitimlerimizden biriydi topluma hizmet. O zamanlarda sosyal servis kulüpleri vardı. Sosyal faaliyetler, dersler haricinde muhakkak olurdu. Bunun ne kadar önemli olduğunu, hayatta ne kadar fayda sağladığını, bizi ne kadar eğittiğini bu ödülle bir kere daha görmüş olduk. Aslında bu ödül o günlerde aldığımız eğitimin ve bunu topluma yansıtmanın, belki bu felsefenin bir ödülü oldu. Bu bakımdan ayrıca bir gurur ve bir mutluluk duyuyorum tabii ki. Bir de bunun basketbolla olması çok değerli. Bu birleşimi hem okulumuzda hem de mezun Ailemizde gelecek nesillere aktarabilmek benim için ayrı bir mutluluk ve gurur kaynağı.

NECATİ GÜLER’İN 6 NUMARALI FORMASI TAC’DE ÖLÜMSÜZLEŞTİ

Türk basketbolunun efsane isimlerinden TAC 75' mezunu Necati Güler, çocukları Sinan Güler, Muratcan Güler ve dönem arkadaşlarının da katılımıyla anlamlı bir törenle onurlandırıldı. Eylül 2024'de okulda yapılan törenle Güler, 1968-1975 yılları arasında giydiği 6 numaralı formasını emekliye ayırdı. Basketbol kariyerinde önemli başarılara imza atan ve Türk basketboluna kazandırdığı değerlerle anılan Güler, tören sırasında dönem arkadaşlarıyla duygu dolu anlar yaşadı. Güler’in 6 numaralı forması Tarsus Amerikan Koleji Nejat Güngör Kapalı Spor Salonu'nda kalıcı bir şekilde sergilenmeye başladı.
İLGİLİ KONULAR
BU HABERLER İLGİNİZİ ÇEKEBİLİR
27.09.2024

UAA’lı olmak ufkumuzu açtı

Bilge Zabcı Koloğlu (UAA’51) yaşamını toplumsal gelişmeye ve ilerlemeye adamış bir kadın. Kurucusu olduğu ve Türkiye’de birçok ilke imza atan YÖRET Vakfı ve imzasını attığı sanat ve edebiyat çalışmaları, toplumsal ilerlemenin bütüncül bir bakış açısıyla mümkün olabileceğinin de göstergesi.

Yorum ve görüşleriniz çok değerli.