Değerli TAC Ailem, sözlerime tüm ülkemizi yasa boğan deprem felaketinde kaybettiğimiz Levent Tosyalı (TAC’82) abimi ve Ayşe İdil Çakmak (TAC’00) kardeşimi anarak başlamak istiyorum. Maalesef camiamız iki çok değerli üyesini tüm Türkiye’yi yasa boğan deprem felaketinde kaybetti. Çok üzüntülüyüz. Ağabeyim ve kardeşimle birlikte depremde hayatını kaybeden tüm insanlarımıza Allah’tan rahmet ve yakınlarına sabırlar diliyorum. Huzur içinde uyusunlar.
Yazan:
Mehmet Özel (TAC’90)
TAC Mezunlar Derneği Başkanı
Çok acı ama bu depremle çok değerli ağabeyimiz ve kardeşimizle beraber sayıları 50 bini bulan can kaybı yaşadık. Deprem bölgelerinde şahit olduğumuz devasa yıkımla fark ettik ki yıkılan sadece binalar olmadı. Maalesef sevdiklerimiz, ailelerimiz, gençliğimiz, mutluluğumuz, aşkımız, işimiz, şehirlerimiz, abimiz, kardeşimizle birlikte yıkıntı altında kaldık. İşte bu en karanlık anda, camiamızın tüm bölgede acıları paylaşmak, yaraları sarmak adına göstermiş olduğu olağanüstü performans, geleceğe ümitle bakmamızı sağlıyor ve yaşama dair inancımızı artırıyor.
Camiamızın tüm fertleri, cansiparane şekilde tüm imkânlarını deprem bölgelerine yardım için seferber etmekle kalmadı, birçok mezunumuz ve yakın çevreleri bizzat sahada çalışarak acılara merhem olmaya çalıştılar. Bir gün sonra afet bölgesinde yerlerini alan mezunlarımız, tüm desteklerini o günden bu yana vermekteler. Başta Adana’daki gönüllü mezunlarımız olmak üzere, tüm mezunlarımıza vermiş olduğu katkılardan ve yardımlardan dolayı teşekkürlerimi, önlerinde eğilerek sunmak isterim. Her zaman şunu diyorum, dünya işte bu güzel insanlar için dönmeye devam ediyor.
Bölgenin her anlamda toparlanma sürecinin birkaç yıl süreceği aşikârdır. Depremlerin henüz tam anlamıyla ortaya çıkmamış, yakın gelecekte devam edecek potansiyel etkileri göz önünde bulundurulduğunda; ülke genelinde yeniden inşa, problemli yapı stokunun yenilenmesi, iç göç, kırsal kalkınma, ekonomi gibi çeşitli başlıklara sahip bir sorun alanı yakın vadede kendini gösterecektir. Bu durum, bir tek bu bölgeleri değil, tüm Türkiye’yi ilgilendiren ve etkileyecek olan bir durumdur. Tüm bu süreçlerde bizlere bireysel ve camiamız olarak birçok sorumluluk düşmekte. Hepimiz böyle bir felaketin tekrar yaşanmamasını diliyoruz ancak depremler yaşadığımız coğrafyanın bir gerçeği. Bir sonraki olası depremde yaşanması olası acıları ancak hazır olursak engelleyebiliriz. Ülkemizin deprem felaketine hazır olabilmesi, ancak her birimizin yukarıdaki konularda inisiyatif almasıyla gerçekleşecektir. Camiamızın bu çalışmalarda da öncü kuvvet olarak yer alıp çok değerli çalışmalar yapacağına inancım tamdır.
Sözlerimi Tolstoy’un çok sevdiğim bir ifadesiyle sonlandırmak istiyorum; “Acı duyabiliyorsan, canlısın. Başkalarının acısını duyabiliyorsan, insansın”.
(TAC Mezunlar Derneği Başkanı Mehmet Özel’in bu yazısı Derneğin dergisi BizLetter’ın deprem özel sayısından alınmıştır. TAC Mezunlar Derneğinin ve mezunların örnek dayanışma, destek ve yardımlarının yanı sıra bölgeye ilişkin belge niteliğindeki tanıklıklarını Bizletter’da okuyabilirsiniz.)